DÜZ VE CROSS KABLO


Ethernet Kablo Tipleri ve Kablo HazırlanışıBilgisayarlar arasındaki bilgi alışverişi Ağ kartları ve bunları birbirine bağlayan kablolar aracılığıyla gerçekleşir. Etkili bir iletişim için bu kabloların doğru şekilde seçilmiş ve düzenlenmiş olması gerekir. UTP ve CAT-5 tip kablolar 8 telden oluşur ve bunların 4 tanesi kullanılır, 2 tanesi iletim diğer 2 tanesi ise alım olmak üzere kullanılır. İki tip temel ethernet kablosu vardır:
  • Düz Kablo (Straight Through Cable)
Bu tip kabloda bir uçtaki tel nerede başladıysa diğer uçta da aynı numaralı pinde sonlanır. Renk olarak düşünüldüğünde örmeğin; ilk uçta  4 numaralı pindeki tel mavi ise kablonun diğer ucunda 4 numaralı pindeki tel de mavi olmalıdır. Aşağıdaki şekilde düz kablo için pinlerin eşleşmesi ve hangi pinlerin iletim hangilerinin alım için kullanıldığı gösterilmektedir.
     Düz Kablo (Straight Through Cable) 
     RJ-45
     PIN
     RJ-45
     PIN
     1Tx+ 1Rc+
     2Tx- 2Rc-
     3Rc- 3Tx+
     6Rc- 6Tx+
  • Çapraz Kablo (Crossover Cable)
    Çapraz kablo, düz kablonun çaprazlanmış şeklidir. Yani kullanılan 4 uç birbiriyle çapraz durumdadır. İlk uçta 1 numaralı pindeki tel diğer uçta 3 numaralı pinde sonlanır, 2 numaralı pindeki tel ise 6 numaralı pinde sonlanır. Aşağıdaki şekilde çapraz kablo için pinlerin eşleşmesi ve hangi pinlerin iletim hangilerinin alım için kullanıldığı gösterilmektedir.

     Çapraz Kablo (Crossover Cable) 
     RJ-45
     PIN
     RJ-45
     PIN
     1Rx+ 3Tx+
     2Rc- 6Tx-
     3Tx+ 1Rc+
     6Tx- 2Rc-
    Düz Kablonun (Straight Through Cable) Kullanıldığı Yerler
    Aşağıdaki durumlarda düz kablo kullanılmalıdır:
    • Bilgisayarları çoğullayıcıya (hub) bağlarken
    • Bilgisayarları anahtarlayıcıya (switch) bağlarken
    • Sunucuları çoğullayıcıya veya anahtarlayıcıya bağlarken
    • Dönüştürücüleri çoğullayıcı ve anahtarlayıcıya bağlarken
    Çapraz Kablo (Crossover Cable) Kullanıldığı Yerler
    Aşağıdaki durumlarda ise çapraz kablo kullanılmalıdır:
    • İki bilgisayarı birbirine bağlarken
    • Bir bilgisayarı sunucuya bağlarken
    • Çoğullayıcıları birbirine bağlarken
    • Çoğullayıcıları anahtarlayıcıya bağlarken
    • Anahtarlayıcıları birbirine bağlarken
    • Dönüştürücüleri (Transceivers) birbirine bağlarken
    • Bilgisayarları ve sunucuları yönlendiriciye (router) bağlarken
    Not: Burada dikkat edilmesi gereken bir kaç husus vardır. Bunlardan en önemlisi, iki çoğullayıcıyı veya iki anahtarlayıcıyı bağlarken onların normal portlarının (bağlantı noktalarının) kullanılması gerektiği; yani normal port (bağlantı noktası) - normal port (bağlantı noktası) bağlantılarında çapraz kablo kullanılmasıdır. Çoğullayıcı ve anahtarlayıcıda bulunan özel bir bağlantı noktası olan besleme portu (uplink portu) kullanılıyorsa durum değişir. Tam tersine besleme portu (uplink portu) - normal port  bağlantılarında düz kablo kullanılmalıdır.
    Renk Kodları ve Standartlar
    Kabloların yapımı ve kullanımında karşılaşılacak problemleri gidermek için belirli birkaç standart vardır. Bu standartlar kullanılarak hangi renk kablonun hangi pinde olması gerektiğine karar verilir, böylelikle kablo tipi (düz, çapraz) kolaylıkla belirlenebilir. Aşağıdaki şekilde oldukça yaygın olarak kullanılan EIA/TIA 568A ve AT&T 258A veya EIA/TIA 568B standartlarına ait bilgiler yer almaktadır:

    IP V4 ve V6

    Internet Protokol Version 6 (TürkçeInternet Protokol sürüm 6) kısaca IPv6, 32 bitlik bir adres yapısına sahip olan IPv4'ün adreslemede artık yetersiz kalması ve ciddi sıkıntılar meydana getirmesi üzerine IETF tarafından geliştirilmiştir.
    IPv4 oluşturulmaya başlandığında İnternet'in bu kadar ilerleyeceği hesap edilmemişti. Ancak internet kullanımının yaygınlaşması ve IP adresi gerektiren yeni aygıtların(cep telefonları, IP telefon, sayısal fotoğraf makineleri vb.) ortaya çıkması, var olan adreslerin yetersiz kalmasına yol açmıştır. Şimdi adresleme sıkıntısı oluşunca 128 bitlik adres yapısı olan IPv6'ya geçilmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu sefer gelecek fazlasıyla düşünülerek oluşturulmuş bir adres yapısıdır. Yeni adreslemede sınırsız denebilecek bir adres aralığı olacaktır.
    IPv6'da adresler sekiz oktetten oluşur ve onaltılık tabanda temsil edilir.128 bit önce 16 bitlik bölümlere(oktet) ayrılır. Her oktet onaltılık tabana çevrilir. Ve iki nokta üst üste(:) ile birbirlerinden ayrılırlar.
    21DA:00D3:0000:2F3B:02AA:00FF:FE28:9C5A
    IPv6; kimlik denetimi ve ağdaki bilgisayarların konumlandırılmasını sağlar.
    IPv6'da olan trafik işgal edici paket başlıkları kaldırılarak bir hız arttırımına gidilmiştir. Ayrıca yeni eklenen şifreleme sistemleriyle daha güvenli iletimler sağlanmaktadır. Uçlar arasında şifreli iletimi kolaylaştıran AH ve ESP başlıkları mevcuttur. AH ve ESP başlıkları uçlar arasındaki tüm veri iletimini şifreleyenIPSec protokolünü desteklemek amaçlı kullanılmıştır.
    Ayrıca şu anda IPv4'ün, QoS eklentisiyle idare ettiği ama tam olarak destekleyemediği görüntü ve ses iletimi sıkıntısı IPv6 ile çözülecektir. IPv6, görüntü ve ses paketlerine "öncelikli pakettir" ibaresi atanarak bunlara trafikte öncelik tanımasına olanak sağlamaktadır.
    IPv4 ve IPv6 protokolleri birlikte çalışabilirler. Sadece farklı protokoller. Bu iki protokolün birbirleriyle haberleşebilmesi için ise bir çevirici gereklidir.
    IPv4 İle Karşılaştırma Bir veri internet üzerinde ağ paketleri biçiminde taşınır.ipv6 yönlendiriciler tarafından işlebilebilen paket başlığının boyutunu küçültmek için yeni bir paket biçimi belirler.Çünkü ipv4 paketlerinin ve ipv6 paketlerinin başlıkları önemli derecede farklıdır , 2 protokol birlikte çalışamazlar.Bununla birlikte çoğu açıdan ipv6 ipv4 ün genişletilmişidir.Çoğu iletim ve uygulama katmanı protokolleri ipv6 üzerinde çok az değişikliğe ihtiyaç duyarlar ya da hiç duymazlar.İstisnalar FTP ve NTPv3 benzeri yeni adres biçimi var olan protokol söz dizimi ile çakışmalara sebeb olabilecek gömülü internet katman adresleri bulunan uygulama protokolleridir. -Ağda veri paket şeklinde iletilir. IPv6 da paket başlığı ; yönlendiriciler tarafından daha hızlı bir şekilde işlenebilmeleri için sabit ve daha sade tasarlanmıştır. IPv6 adres uzayı oldukça büyük olmasına rağmen paket başlığının IPv4'e göre daha küçük olmasından dolayı oldukça hızlıdır.
    2^{128} = 340.282.366.920.938.463.463.374.607.431.768.211.456 \asymp 3,4 \cdot 10^{38}
    adet IPv6 adresi demektir. 32 bitlik adres (IPv4) yapısı demek
    2^{32} = 4.294.967.296 \asymp 4,3 \cdot 10^{9}
    adet IPv4 adresi demektir.
    -Bir grup cihaza veri göndermeye çoklu gönderim (multicast) denir. Broadcast ise ağdaki tüm cihazlara veri gönderimidir. Veri broadcast ile gönderildiğinde yoğun bir ağ trafiği oluşur. IPv6 da ise broadcast gönderim yoktur. Böylece ağdaki trafik azaltılmış ve saldırı girişimleri daha kolay engellenebilecek seviyeye gelmiştir (ARP ve DHCP protokollerinde kimlik denetimi olmadığından saldırı amaçlı da kullanılabilir).IPv4 broadcast haberleşmeyi daha çok ARP ve DHCP protokollerinde kullanır. IPv6’da ise ARP ve DHCP protokollerinin eşdeğerleri multicast haberleşmeyi kullanmaktadır. IPv6'da üç tane dağıtım çeşidi vardır;unicast(tekli dağıtım), anycast(herhangi birine dağıtım), multicast(çoklu dağıtım).
    -ICMPv6 yönlendirici bulma mesajları ile Komşu Bulma Protokolü(NDP) IPv6 ağına bağlanıldığında IPv6 konak adresleri kendilerini otomatik olarak yapılandırabilir.
    -IPSec (IP protokolünün IP ve daha üst katmanlar için güvenlik sağlayan bir genişletmesidir) ilk IPv6 için geliştirildi fakat daha sonra IPv4 için de tasarlandı.
    Ipv4 ile karşılaştırılıdığında , ipv6 nın en önemli avantajı geniş adres uzayına sahip olmasıdır.Ipv4 adresleri 32 bit uzunluğunda ve yaklaşık 4.3 milyar civarındadır.ipv6 adresleri 128 bit uzunluğundadır ve yaklaşık 340 desilyondur(milyonun 10^36 katı).Ipv6 adreslerinin tahmin edilebilen gelecek için yeterli olduğu varsayılır. Ipv6 adresleri virgüllerle ayrılmış 4’erli 8 grup şeklinde yazılır, 2001:0db8:85a3:0000:0000:8a2e:0370:7334 gibi.İpv6 unicast(teke-gönderim) adresleri bunlardan 000 ikilisi ile başlar ve sayısal olarak 2 parçaya bölünür:ilk 64 bit alt ağ ön eki ve 2. 64 bit arayüz tanımlayıcısıdır.Stateless adres otokonfigürasyonu (SLAAC) çalışması için , alt ağlar RFC 4291 section 2.5.1 in tanımladığı üzere bir tane 64 blok adres gerektirir.;Yerel internet kaydedicileri ayrılmış en az /32 bloğu alırlar.Bu blok ISP(internet hizmet sağlayıcı) ‘ler arasında bölüştürülür. Eski RFC 3177 tavsiyesi /48 son kullanucı tarafına tahsis edilmişti.Bu müşteri tarafına tek bir /64 bitten daha fazla vermeyi ön gören RFC 6177 ile değiştirildi fakat her bir eve ya /48 ya da /56 bit özel olarak verilebileceği ön görülmemiştir.ISP’ler(internet hizmet sağlayıcıları) bu öngörüyü kabul edecekmiş gibi görünüyor mesala başlangıç sürümlerinde Comcast müşterilerine tek bir /64 ağ verilmişti.Ipv6 adresleri 3 tip ağ metedoloji ile sınıflandırılır.unicast(teke-gönderim) adresleri herbir ağ bağlantı arayüzünü (interface) tanımlar, anycast(herhangiye-gönderim) adresler grup bağlantı arayüzlerini tanımlar, genellikle farklı yerlerde en yakın kanal arayüzü otomatik olarak seçilir, ve multicast adresleri birden çok bağlantı arayüzüne dağıtmak için kullanılır.Broadcast (çoğa-yayım) metodunun pv6 içinde gerçekleştirimi yoktur.Herbir ipv6 adres geçerli ve benzersiz bir ağın bir parçası içinde belirlenmiş bir alana sahiptir.Bazı adresler sadece yerel ağda benzersizdir.Diğerleri evrensel olarak benzersizdir. Bazı ipv6 adresleri belirli gruplar için ayrılmıştır ; loopback ,6to4 tunelleme ve Teredo tunelleme gibi.RFC 5156 içinde bunlar belirtilmiştir.Bazı adres aralıklarıda özel olarak göz önüne alınmıştır hat-yerel (link-local) adresleri gibi adresler sadece yerel bağlnatıda Unique Local adresler (ULA) kullanılırlar.ULA RFC 4193 içinde tanımlanmıştır ve sorgu yapan host (solicidet-node) multicast adresleri (Komşu keşif protokolu) Neighbor Discovery Protocol içerisinde kullanılır.

    HTML EDİTÖRLERİ

    TML kodu yazarken hata yapmamak ve kodları daha düzgün görmek için HTML editörleri kullanırız. Aynı zamanda bu editörler kodları yazarken kodun alabileceği değerler hakkındada ön bilgi verir.

    Html (Hypertext Markup Language), web sayfaları hazırlamak için kullanılan bir dildir. Html komutları herhangi bir metin (text) düzenleme editöründe yazılabileceği gibi, çeşitli web tasrımı editörlerini kullanarak da oluşturulabilir.

    En çok kullanılan HTML editörleri:
    • Dreamweaver
    • CoffeeCup HTML Editor
    • NetBeans
    • EditPlus

    WEB TARAYICILARI

    Web tarayıcısıInternet tarayıcısıAğ tarayıcısı veya Web göz atıcısı[1] (İngilizceWeb Browser) kullanıcıların ağ sunucuları üzerinde yer alan HTML veya daha gelişmiş sayfaların açılmasını sağlayan bir yazılımdır.
    Standart web tarayıcısı; metin veya çoklu ortam dosyalarını açabilir, kaydebilir, HTML'den HTTP'ye bütün protokolleri ve standartları destekler, açılan sayfada aranan nesneyi bulabilir, sık kullanılanlar ve geçmiş listesi yapabilir, genel ağa dosya yükleme ve genel ağdan dosya indirme yapabilir, e-posta ve metin editörleriyle bütünleşebilir. Linkleri (bağlantı) izleyebilir. Dosya sistemlerini okuyabilir, bağlayabilir, kaydedebilir. Çokluortam dosyalarını oynatabilir veya kaydedebilir, sayfanın çıktısını alabilir, çevrimdışı çalışabilir.
    Bir web tarayıcısı işletim sisteminin en gözde elemanlarındandır. HTML kodlarını sonkullanıcıya sunar. Tarayıcı hizmetleri hız, görünüm, sistemle bütünleşme, güvenlik, eklentiler, çerezler, sekmelilik, güvenli sörf, CSS ve RSS özellikleri, JavaScript özelliği ile bir yarış halindedir.

    FTP

    Dosya aktarım iletişim kuralı, (İngilizceFile Transfer Protocol; FTP), bir veri yığınının - ASCIIEBCDIC, ve binary- bir uç aygıttan diğerine iletimi için kullanılmaktadır.
    Bir dosyayı FTP kullanarak başka bir TCP/IP ağı üzerindeki kullanıcıya yollamak için o ağdaki bilgisayarda geçerli bir kullanıcı ismi ve şifresi gerekmektedir. Birçok FTP sunucusu, kullanıcı ismi ve parola olmadan erişim için "anonim FTP" (anonymous FTP) desteği verir, bu kullanım için kullanıcı adı olarakanonymous parola olarak ise bir e-mail adresi girilmesi gerekmektedir (Internet Explorer, e-mail olarak IEuser@ girer). 
    FTP, dosya transferi ve komut transferi için değişik portlar kullanır. Varsayılan konfigürasyonda, komut transferi (yani sisteme giriş, klasör değiştirme, dosya adı değiştirme veya "dosya yolluyorum" komutları) için kullanılan port numarası 21'dir. Dosyalar indirilir veya gönderilirken ise o an boş olan bir port numarası kullanılır
    .

    dns

    DNS nedir? 

    DNS,Domain Name System’in kısaltılmış şeklidir. Türkçe karşılığı ise Alan İsimlendirme Sistemi olarak bilinir. 
    DNS, 256 karaktere kadar büyüyebilen host isimlerini IP’ye çevirmek için kullanılan bir sistemdir. Host ismi,tümüyle tanımlanmış isim (full qualified name) olarak da bilinir ve hem bilgisayarın ismini hem de bilgisayarın bulunduğu Internet domainini gösterir. Örneğin murat.anadolu.com.tr ismi. Bu isimde “anadolu.com.tr” ifadesi internet domainini, “murat” ifadesi ise bu domaindeki tek bir makineyi belirtir. DNS , verilen bir makina adının IP adresini çözerek makinaların Internet üzerinde host isimleri ile haberleşmelerine olanak tanır. 


    DNS’in amacı nedir? 
    DNS, kolay anlaşılabilir ve kullanılabilir makine ve alan isimleri ile makine IP adresleri arasında çift taraflı dönüşümü sağlar. IP adreslerinin gündelik hayatta kullanımı ve hatırlanması pek pratik olmadığı için domain isimlendirme sistemi kullanılır. 
    Ana amacı, ağ uzerinden gelen alan adı veya IPnumarası ile ilgili sorgulamalara yanıt vermektir. Bu amaç için cok yaygın olarak "Berkeley Internet Name Domain (BIND)" yazılımı kullanılmaktadır. Siz bir siteye erişmek istediğinizde, DNS sayesinde hangi site nerde , hangi IP hangi bilğisayara ait olduğu belirlenir, ve istediğiniz yere erişirsiniz. 


    DNS tarihçesi 
    1984 yılına kadar DNS diye bir şey yoktu. O yıla kadar isim-IP çözümlemesi HOSTS adında bir metin dosyası ile yapılmaktaydı. Internetteki bilgisayarların isimleri ve IP adresleri bu dosyaya elle kaydediliyordu. Internetteki bilgisayarların herbirinde bu dosyanın bir kopyası bulunmaktaydı. Bir bilgisayar bir başka bilgisayara ulaşmak istediğinde bu dosyayı inceliyor,eğer dosyada o bilgisayarın kaydı bulunuyorsa IP adresini alıyor ve iletişime geçiyordu. 
    Bu sistemin iyi işleyebilmesi için HOSTS dosyası içeriğinin hep güncel kalması gerekiyordu. Bunu sağlamak için de dosyanın aslının saklandığı ABD’deki Stanford Universitesine belli aralıklarla bağlanarak kopyalama yapılıyordu. 
    Ama internetteki bilgisayarların sayısı arttıkça hem bu dosyanın büyüklüğü olağanüstü boyutlara ulaşmaya başladı,hemde internetteki bilgisayarların dosyayı kopyalamak için yaptığı bağlantı Standford’daki bilgisayarları kilitlemeye başladı. 
    Tek bir HOSTS dosyası kullanmanın başka bir kötülüğü de şuydu: bütün bilgisayarlar aynı düzeyde yer aldığı için bir bilgisayar isminin bütün internette bir eşinin daha bulunmamasını sağlamak gerekiyordu. 
    Bu sorunlar yüzünden internet yetkili organları 1984 yılında DNS’i ürettiler.DNS hem bilgisayar veri tabanını dağıtık bir yapıya sokuyor,hemde bilgisayarlar arasında hiyerarşik bir yapı kurulmasını sağlıyordu. 
    DNS’de dağıtık veri tabanı şöyle sağlanıyordu. Bilgisayarlar bulundukları yerlere,ait oldukları kurumlara göre sınıflandırılıyorlardı. Örneğin türkiyedeki bilgisayarların listesini(.tr domaini) türkiye’den sorumlu bir DNS sunucu makine tutuyordu.böylece internet ortamındaki bütün bilgisayarların bilgisinin tek bir yerde tutulması zorunluluğu kalmıyordu. 

    html

    HTML, Netscape Navigator, Internet Explorer, Mosaic, Spry gibi bilgisayar kullanıcısı, bilgisayar ve Internet arasında ara birim görevi yapan programların yani WEB tarayıcılarının anladığı bir veri ve komut ulaştırma yöntemidir.
    Diğer bilgisayar programlarından farklı olarak sabit disk veya disket gibi bilgisayar kayıt ortamlarına kaydedilirken, düz yazı olarak kaydedilir; her hangi bir düz yazı programıyla oluşturulabilir, okunabilir veya değiştirilebilir.
    Yine diğer bilgisayar programlarından farklı olarak, disk veya disketlere yazılırken Binary – İkili Sistemle yazılmaz; içinde 16 Tabanlı – Hexadecimal komutlar yoktur; her şey standart düz yazı olarak yer alır.
    Bunlara karşılık her hangi bir düz yazı dosyasından farklı olarak metnin içinde “<” ve “>” işaretleri arasında yer alan İngilizce bazı komut – kelimeleri vardır.
    HTML, önceleri Machintosh, ardından IBM uyumlu bilgisayarları yardım dosyalarının oluşturulmasında kullanılan bir yöntem olarak yaygın bir kullanım alanı buldu. Ancak HTML kısaltmasının açık şekli olan Hypertext Markup Language’da geçen Hypertext terimini, 1950 yılında Ted Nelson adlı bir bilgisayar uzmanı tarafından içinde başka bir metinle yada resimle ilişkilendirilmiş noktalar bulunan metin anlamında kullanılmıştı. Apple firması, bu yöntemi ekranda gösterilen yardım metinlerinin içinde bir kelimeyi yada simgeyi tıklayarak ilgili başka bir metine veya simgeye gitme yöntemi olarak kullandı. Metinler böylece “hyper” yani hareketli hale geliyordu.
    1989 yılında, Avrupa Parçacık Fiziği Laboratuarı CERN uzmanlarında Tim Berners-Lee, laboratuar yönetimini ortak bir yazı biçimlendirme sistemine ikna edebilmek için, “Enformasyon Yönetimi: Bir Öneri” başlıklı bir rapor hazırladı. Bu raporda daha sonra bugünkü Internetin temeli olacak bilgisayar şebekeleri arası ağda bilgi alış verişi için Hypertext’in ortak yöntem olmasını önerdi. Bu öneri bugünkü HTML’nin temeli oldu. 
    Interneti Internet yapan iki unsur vardır: Birincisi bilgisayarlar arası iletişimi gerçek zamanlı olmaktan çıkartan bağlantı protokolünün (HTTP) geliştirilmesi; diğeri ise HTML dilinin ortak dil olarak benimsenmesini mümkün kılacak basitlikte olmasına karşın, bir metinin biçimlendirilmesi ve resim, ses, video gibi diğer unsurlarla bütünleştirilmesini sağlayabilecek yeterlikte olması.
     

    Popular Posts